38.22
  
43.38
  
94729.00
  
88.84

MURAT'IM-5.BÖLÜM

MURAT'IM-5.BÖLÜM

5. BÖLÜM

Murat, yaptığı hizmetlerle seviniyor, Allah azze ve cellenin kendisine böylesini bir hizmet alanı açmasından dolayı hamd ediyordu. Eski camisi olan Sümer camisine döndükten sonra, Şahin’in kendisini neden geri çağırdığını anlamıştı. Cemaat hizmetlerindeki faaliyetlerde gurur ve kibre kapılmamak için, zaman zaman yer değişikliği yapılıyordu. Ya da başka alanlarda hizmet etmeleri isteniyordu.

Şahin, Murat’ın tekrar geri dönmesinin ardından, camideki bazı arkadaşlarıyla bire bir ilgilenmesini, onlarla hafta en az bir kez olmak üzere ders yapmasını istedi. Murat, bu fikre neden ihtiyaç duyulduğunu merak etse de, bunu sormadan Cemaatin emrine itaatini bildirdi. Şahin:

–“Bu yapacağınız derslerden kimsenin haberinin olmamasını sağla. En kısa zamanda derslere başlayın. Ben de fırsat buldukça, en az ayda bir defa katılırım size.”

Murat, işin hikmetinin kendiliğinden ortaya çıkmasına sevinmişti. Ders arkadaşlarıyla konuşmak için, yatsı namazının ardından, onlara evlerine kadar eşlik edip, Cemaatin ders yapma kararını bildirdi. Bu işten, kimsenin haberinin olmaması gerektiğini de kendilerine hatırlattıktan sonra, hafta sonu için kendi evinde buluşmak üzere sözleştiler.

Hafta sonu, öğle namazının ardından, Murat’ın evine gelen arkadaşları, İlk kez onun evine gelmiş oluyorlardı. Misafirlerini uygun bir odaya aldıktan sonra, mutfağa gitti.  Arkadaşları için önceden hazırlattığı öğle yemeğinin servise hazır edilmesini annesinden rica ettikten sonra, arkadaşlarının bulunduğu odaya girdi. Bulundukları oda, çok güzel bir şekilde dekor edilmişti. Odanın ortasında geniş bir aileye göre kurulmuş yemek masası ve etrafına da şık sandalyeler yerleştirilmişti. Odanın duvar kenarlarına yerleştirilmiş olan ve duvar rengiyle uyumlu koltuklar, odaya hoş bir hava katıyordu. Odanın bir köşesinde duran kitaplığın zengin içeriği, misafirleri hayretler içinde bırakmıştı.

Yenilen öğle yemeğinin ardından, neden toplandıklarını anlatmak üzere, halka şeklinde dizilerek oturduktan sonra, “Asr süresi” okundu. Arkadaşlarına gerekli izahatı yaptıktan sonra, Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın Mekke döneminde gizliliğe verdiği önemi anlatan bölümden oluşan bir ders yaptılar. Böylece gizliliğin nedeni ve hikmeti herkes tarafından anlaşılmış oldu. Ardından, Cemaat çalışmalarında daha iyi hizmet verebilmek için neler yapabilecekleri hakkında konuştular. Ortaya çıkan güzel fikirleri Cemaate bildirip, hayata geçirmek için izin aldıktan sonra fikirlerini icraata geçirdiler.

Cemaat yönetimi, gençlerin, İslam’ı kendilerine dert edinip bu konuda çabaladıklarını gördükçe onlara selam gönderip, hayır duasında bulunuyordu.

Murat ve arkadaşları, her hafta başka bir konuyu anlatmak üzere anlaştıktan sonra, konu üzerinde herkesin araştırma yapmasını istemişti Murat. Böylelikle derslerde katılımın olmasıyla birlikte, konuşma ve anlatma kabiliyetlerinin de gelişeceğine inandığı için, bu konuda herkesin üzerine düşeni yapmasını istiyordu.

Dersler haftada bir Muratların evinde yapılmaya başlanmıştı. Murat, arkadaşlarını misafir etmekten hoşlansa da, ailesinin “Her hafta odaya kapanıp ne yapıyorsunuz?” gibi sitemli sözlerine maruz kalıyordu. Murat bunlara aldırmadan misafirlerini ağırlıyor ve derslerini yapıyorlardı.

Ailesi, İslam’a hizmet eden bir aile olduğu halde, çocuklarının arkadaşlarıyla odaya kapanmasına bir anlam veremiyorlardı. Murat, arkadaşları geldikten sonra, ne erkek kardeşinin, ne de babasının odaya girmesine müsaade etmiyordu. Ailesi, Murat’ın bu tavrını aşırı bulmalarına rağmen, yine de Murat istemiyor diye buna riayet ediyorlardı.

Arkadaşlarından gizliliğe çok dikkat etmelerini istediği halde, kendisinin buna önem vermemesi olamazdı. Bu yüzen, ailesinin sözlerine aldırmadan, derslerini yapmaya devam ediyorlardı. Dersler zamanla Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın tebliğ metodu üzerine yoğunlaşmalarına sebep oldu. Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın yaptığı tebliğ metodunu iyice araştırıp, bu zamanda bunu nasıl uygulayabilecekleri hakkında fikirler ortaya çıkardılar. Bu fikirler sonucunda, bundan böyle haftada bir defa, bir arkadaşlarının aileleriyle sohbet etmek adına evlerine misafir olacaklardı.

İlk olarak, haftaya, Murat kendi ailesiyle başlamayı önerdi. Böylece ailesinin bu gençleri yakından tanıma imkânı bulacakları için de güzel bir fırsat olabileceğini düşündü. Derslerini yapıp, haftaya buluşmak üzere ayrıldılar.

Haftaya, arkadaşları geldiği zaman, Murat, babasının ve kardeşinin de kendilerine katılmasını isteyince ailesi şaşırmıştı. Bu kadar merak ettikleri arkadaşlarıyla oturmalarına izin vermeyen oğullarının şimdi kendisi onları davet ediyordu. Buna bir anlam veremeseler de, bu teklifi kabul ettiler.

Birlikte içilen çayların ardında Ali, “Asr süresinin” ardından, Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın hayatını anlatıp üzerinde konuştular. Her biri dersine çalışarak gediği için, sohbetleri güzel geçmişti. Murat’ın babası, her biri bir âlim gibi konuşan bu gençlere gıpta etti. Tabi oğlunun konu hakkındaki bilgisi ve konuşma kabiliyetiyle ayrıca gurur duydu. Sohbetleri güzel geçmişti. Babası:

–“Oğlum, kardeşini camiye götür oda biraz bir şeyler öğrensin.” Dedi.

Murat kardeşini camiye götürüyordu. Ama kardeşi henüz küçük olduğu için Kur’an okumayı öğrenmekle beraber, temel denilebilecek bilgileri de öğrenmişti. Ama Murat babasını kırmamak için sadece olur dedi. Sohbetlerinin ardından babası merak ettiği bir konuyu sormadan edemedi:

–“Oğlum! Madem İslami konularda sohbet ediyorsunuz, ne diye bunu gizli gizli yapıyorsunuz? Bak bu akşam sizden gerçekten de güzel şeyler öğrendim. Bundan böyle sakıncası yoksa arkadaşların geldiklerinde beni ve kardeşini de çağırsan iyi olmaz mı? Dedi.

–“Aslında dediğin doğrudur baba. Ama arkadaşlarım senin yanında rahat edemiyor. Biz kendi aramızda konuşuyor ve Müslümanların bu zamanda nasıl hizmet edebilecekleri üzerine fikir alış verişi yapıyoruz. Bazen ortaya attığımız fikir hiç mantıklı olmasa da herkes bir birini tanıdığı için rahat konuşuyor. Kimse kimseyi kınamadığı gibi, fikrinden dolayı da onunla dalga geçilmiyor. Ama sen veya kardeşim yanımızdayken arkadaşlarım fikirlerini söylemekten çekinirler. Bu da sohbetimizin eksik kalmasına sebep olur. Ama sen ne zaman istersen bana söyle arkadaşlarımı davet edip yine sohbet ederiz.” Dedi.

Babası, gençleri rahat bırakmanın daha iyi olacağını düşündüğünden, oğlunun üzerine pek gitmek istemedi. Oğlunun yaptığı teklife “Tamam” deyip konuyu kapattı.

Murat, babasına karşı saygılıydı. Babasının sözlerini dikkate alırdı. Cemaat hizmetlerinin önüne geçmediği sürece babasının kendisinden istediği işleri severek yapardı. Aynı tavrı annesi için de geçerliydi. Annesine dergâhta yardımcı olmak, çocukluğundan beri sevdiği bir şeydi.

Murat, ders arkadaşlarıyla birlikte sırasıyla ailelerini ziyaret edip onlarla sohbet etmenin faydalarını görüyordu. Aileleri daha sık ziyaret etmekle birlikte, onlara gerekli saygıyı göstermek için sünnette, Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın bu konu hakkındaki hadisleriyle, Allah azze ve cellenin başta anne ve baba olmak üzere akraba ilişkilerinde nasıl davranılması gerektiği söyleyen ayetlerin araştırılmasını istedi.

Bu konu üzerinde ısrarla duruyordu. Ailelerin desteği ile neler yapılabileceğini belki de en iyi bilen kendisiydi. Ailenin desteği ve hizmetteki katkılarını arkadaşlarına anlatıp, onların da bu konuyu iyi kavramalarını sağladı. Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın Allah azze ve celleden aldığı ilk emrin “En yakın akrabalarını uyar!” ayetiyle, Hz. Peygamber aleyhissalatu vesselamın amcası Ebu Talip ve diğer akrabalarının İslam’a verdikleri hizmetleri hatırlattı.

Yaptığı hizmet ve çalışmalarla Cemaatin takdirini kazanmıştı Murat. Arkadaşlarıyla birlikte daha iyi hizmet edebilmek için, buldukları yeni fikirlerin bir kısmının genelleşmesi için bu çalışmaları yakından takip eden Cemaat, gelişmelerden haberdar olmak istiyordu. Yaptıkları çalışmalar istenilen faydayı vermiş, aileler kendi çocuklarının yolunu benimsemişlerdi.

Murat’ın ders arkadaşlarından olan Yusuf’un ailesi, çocuklarının camiye gitmesine karşı çıkanlardan sadece biriydi. Murat ve arkadaşlarının yaptıkları çalışma sonucu Yusuf’un camiye gitmesine destek vermişlerdi. Bu aile ile yapılan sohbetlerde Yusuf’un babası, oğlunun ve arkadaşlarının güzel ahlakından etkilenip, oğlunun yolunu benimseyip, bundan böyle ailecek onunla birlikte Cemaat hizmetinde yerlerini almak için Cemaate haber göndermişlerdi. Bu karar Cemaate ulaştığında, Cemaatin sevinci secdeye kapanmak oldu. İslam için çalışan ihlaslı gençlerin yaptıkları çalışmalar sayesinde, insanların, Rablerini tanımalarından duydukları memnuniyet her türlü zorluğa katlanmalarına değiyordu.

Cemaat bundan böyle kendi mensuplarına aileleriyle daha yakından ilgilenmeleri için talimat gönderdi. Her ferdinin aile ve akrabalarıyla nasıl bir diyalog kurmaları gerektiğini sünnet ve ayetlerden araştırılmasını ve uygulanmasını istedi.

Çok kısa bir süre sonra fertlerin, aileleri üzerindeki çalışmaları istenilen faydayı vermişti. Gelen haberler hep olumlu yöndeydi. Bu sevindiriciydi. Bu hayra vesile olan Murat ve arkadaşları, yaptıkları çalışmanın böyle genellik kazanmasına sevinmiş, hizmet alanında daha fazla neler yapılabilir diye her hafta derslerinde bu konu üzerinde durur olmuşlardı.

Bu yazıya tepkini ver!

Benzer Bloglar